Christiaan Vorster'ın "İlave Teşhis İncelemeleri" başlıklı ITI Akademi Öğrenme Modülüne Hoşgeldiniz.

Başarılı implant tedavisi, ideal implant pozisyonunu belirlemek için protez yönlendirmeli bir implant planı gerektirir. İmplant pozisyonu, hem fonksiyonel hem de estetik talepleri karşılayan ve doğal dişleri taklit eden optimal bir protezin yerleştirilmesini kolaylaştırmalıdır.

Ek tanısal araştırmalar kullanılarak, bölgeye özgü cerrahi ve protez gereksinimleri tanımlanabilir ve değerlendirilebilir. Bu, implant tedavisini takiben komplikasyon ve başarısızlık riskini en aza indirmeye yardımcı olur.

Bu ITI Akademi Modülünü tamamladıktan sonra, implant tedavisi planlamasında ek tanı araştırması için endikasyonları tanıyabilmeli ve farklı ek tanı araştırmalarını tanımlayabilmelisiniz.

Klinik ve radyografik incelemelerden elde edilen teşhis bilgileri, vaka değerlendirmesi için yeterli olmayabilir. Eksiksiz değerlendirme ve teşhisler elde edebilmek için ilave teşhis incelemeleri gerekebilir. ITI SAC Sınıflandırmasına göre İleri veya Karmaşık olarak sınıflandırılan vakaların bu ilave incelemeleri gerektirmesi muhtemeldir. Bu incelemeler, protetik ve cerrahi gereksinimlerin (3B) analizini ayrıca, örneğin ortodontik tedavi gibi multi-disiplinliner bir gereksinimi de içerebilir.

Estetik bölgeye implant yerleştirilmesi hemen hemen her zaman ilave teşhis araştırmalarını gerektirecektir. Bu alandaki tedaviler SAC sınıflandırmasına göre ileri veya karmaşık olarak sınıflandırılır ve sonuç olarak artmıi bir komplikasyon riski vardır.

Bu vakada, sağ üst santral kesici diş eksiktir ve sol üst santral kesici de çekilecektir. Teşhis amaçlı mum modelleme estetik planlamaya yardımcı olacak ve Estetik Risk Değerlendirmesinde tanımlanan ilgili faktörleri ele alacaktır. Mum modelleme, her iki santral kesici dişin son protetik boyutunun görüntülenmesini mümkün kılacaktır. Örneğin, sağ üst santral boşluğun mezio-distal genişliği, sol üst santral kesici alanın mevcut kron genişliğinden daha azdır. Yapılacak olan implant üstü kronlarının, mum modellemesi ile solda olası küçük bir orta hat tutarsızlığının ortaya çıktığını gösterebilir.

Hastanın mevcut oklüzal ilişkisinin analizi, özellikle planlanan implant destekli protezlerde olabilecek teknik komplikasyon riskinin değerlendirilmesi içindir. Bu klinik örnekte, sağ alt ikinci premolar eksiktir ve hasta, bölgenin implant destekli bir kron ile tedavisini istemektedir. Görsel muayene, komşu dişlerde parafonksiyon ile ilişkili aşınma yüzeylerinin varlığını hemen ortaya çıkarır. Ayrıca karşıt üst sağ ikinci premoların aşırı sürmesi söz konusudur. İmplant destekli bir protez için önerilen boyutlara ve oklüzal ilişkiye ulaşma olasılıklarını değerlendirmek için alt sağ ikinci premoların teşhis amaçlı mum modellemesi ile birlikte çalışma modelleri üzerinde oklüzal analizin yapılması gereklidir.

Anatomik yapıların analizi, dişsiz bir bölgedeki sert ve yumuşak doku hacim kaybını değerlendirmeyi de amaçlayabilir. Bu, mum modellemede dişlerin anatomik durumlara göre ideal pozisyonu değerlendirilerek yapılabilir. Bu uzatılmış ön açıklık durumunda, pembe mumun hacmi, istenen diş pozisyonları ve alttaki dişsiz kret arasındaki önemli uymsuzluğun bir göstergesidir. Bu uyumsuzlukk, sabit bir protez ile optimum estetik ve fonksiyonel sonuç elde etmede zorluklara neden olabilir.

Sol üst molar diş, minimal travmatik çekim tekniği ile çıkarıldı. Yumuşak ve sert dokunun korunması sağlanabildi. Sol üst molar dişin estetik ve fonksiyonel replasmanı için gereken protetik işlemler basit görünmektedir. Bununla birlikte, implant yerleştirilmesi için maksiller sinüsün altında mevcut olan kemik boyutlarının değerlendirilmesi için ek radyografik görüntüleme gereklidir.

Protetik ve cerrahi gereksinimlerin kombine analizi giderek daha fazla gerekli hale gelecektir. Bu örnekteki hasta, eksik maksiller dişlerin tedavisi için çıkarılabilir protezini sabit bir protezle değiştirmek istiyor. Hem ön hem arka dişlerin sabit protezleri değişecek ve aynı zamanda hastanın sol alt çene arka dişleri de eksik. ilave teşhis amaçlı incelemeler için endikasyonlar; değiştirilecek diş sayısını, planlanan diş düzenlemesinin estetiği ve fonetiğini, ağız dışı yüz desteğinin değerlendirilmesini, oklüzal ilişkinin tasarımını ve implant destekli sabit bir rehabilitasyon için gerekli sert ve / veya yumuşak doku büyütme prosedürlerine olan ihtiyacı içerir.

İlave teşhis amaçlı incelemelerde, multidisipliner bir yaklaşıma ihtiyaç duyulabilir. Bu klinik vakada, sol üst santral kesici diş, implant destekli bir kuron ile değiştirilecektir. Ancak, arkta çapraşıklık olduğu görünmektedir. Estetik ve fonksiyonel bir problemi önlemek ve daha uzun vadeli stabil bir sonuç elde etmek için, yeterli alanın yeniden oluşturulması için ortodontik müdahaleler gibi ilave tedaviler gerekebilir.

İlave Teşhis İncelemeleri için Endikasyonlar, Önemli Öğrenme Noktaları: Klinik muayene ve ön incelemeler, altta yatan durumun doğru teşhisine ulaşmak için yetersiz olduğunda, İleri ve Karmaşık durumlarda, protetik ve cerrahi gereksinimlerin analizinde ilave teşhis incelemeleri gerekebilir ve multidisipliner tedavi yaklaşımına ihtiyaç duyulabilir.

Ek teşhis araştırmaları şunları içerir: 1. Fotoğraf ve videografi, 2. Dijital simülasyon ve gülüş tasarımı, 3. Artikülatöre alınmış çalışma modelleri, 4. Hem analog hem de dijital tanı mum modelleme ve 5. Radyografik görüntüleme.

Fotoğraf ve video, estetik rehabilitasyon için ilave görsel teşhis bilgileri temininde kilit unsurlardır. Klinisyenin yüz, dişeti ve diş estetiği ile ilgili hasta bilgilerini kaydetmesini ve değerlendirmesini sağlar. İmplant tedavisi multidisipliner bir ekip gerektirdiğinden, fotoğraf ve video alışverişinde bulunarak ekip üyeleri arasında etkili iletişim sağlanabilir.

Yüz analizi, yüz orta çizgisine dik olan üst yatay çizgi ile komisural çizgi arasındaki paralelliğin bir değerlendirmesini içerir. Bu çizgilerdeki herhangi bir uyumsuzluk fotoğraf kullanılarak tanımlanabilir. Bu tür uyumsuzluklar, estetik bölge için planlanan implant üstü protezin oklüzal düzlemi üzerinde derin bir etkiye sahip olabilir. Yüz üçte birlik oranının değerlendirilmesi gerekir, çünkü düşük bir alt yü,z oklüzyon dikey boyutunda bir azalmanın işareti olabilir. Azalmanın, planlanan implant üstü protez ile okluzyon dikey boyutunda bir artış sağlanıp sağlanamayacağına karar vermek için daha fazla ilave incelemeler gerekecektir.

Gülümseme çizgisi düşük, orta veya yüksek olarak sınıflandırılır. Dinlenme pozisyonunda ve gülümseme sırasında fotoğraf çekerek ve insizal kenar pozisyonunu üst dudağa göre değerlendirerek belirlenebilir. Gülümseme çizgisi yüksek olan bir hasta, gülümseme sırasında alveolar kretin bir bileşenini gösterir, bu da implantlar estetik bölgeye yerleştirildiğinde estetik komplikasyon riskini artırır. Gülümsemenin büyüklüğü de fotoğrafla değerlendirilmeli ve kaydedilmelidir. Bazı hastalar az bir gülümsemeye sahiptir ve gülümsendiklerinde arka dişlerin ve bukkal koridorun bileşenlerini göstermezler. Büyük bukkal koridoru olan hastalar genellikle gülümseme sırasında görünen estetik alanın boyutunu artıran arka dişlerin tümünü gösterecektir.

Üst çene ön dişler kaybedildiğinde, yerine yapılacak dişler için uygun şekil ve boyutların belirlenmesi zor olabilir. Hastanın üst ön dişlerinin olduğu eski fotoğrafları, bizim için çok değerli bir yardımcıdır. Dişlerin orijinal boyutları için bir rehber olarak kullanılmak üzere, hastanın eski fotoğraftaki kameraya doğrudan bakmış olması ve üst ön dişleri görüntülemek için genişçe gülümsemiş olması gerekir. Orijinal santral kesici dişlerin gerçek hayatta genişliği burada gösterilen denklem kullanılarak hesaplanabilir. Doğrudan kameraya bakılarak pupiller arasındaki mesafe fotoğrafta ölçülebilir. Bu mesafe 20 yaşından sonra değişmez. Gülümseyerek ve üst ön dişleri göstererek fotoğraftaki iki santral kesici dişin birleşik genişliği de ölçülebilir. Hastanın gerçek hayatta pupiller arası mesafesi ölçülür. Daha sonra ölçümler denkleme girilerek orijinal santral kesici dişlerin birleşik genişliği, hesaplanabilir. Son olarak, tek tek santral kesici dişin genişliğini elde etmek için ölçülen genişlik yarıya indirilebilir.

Protez rekonstrüksiyonundaki diş özellikleri, kalan dişlerle uyum göstermelidir. Ağız içi fotoğrafçılık kullanılarak, planlanan protez için gerekli diş şekli, boyutu ve özellikleri değerlendirilebilir. Ayrıca, geçici protez için gerekli olan teşhis bilgilerini hazırlarken, planlanan estetiğin hastaya gösterilmesi ve teknisyenle iletişimde kullanılması için bir araçtır.

Sadece akıllı telefonlar ile değil, videoya artan erişim sayesinde de video dizileri kolayca kaydedilebilir. Bunlar hastanın dinamik görsel ve işitsel değerlendirmesini sağlar. Bu; konuşma, gülme ve diğer ilgili etkinlikler sırasındaki estetik, fonetik, fonksiyonun yanı sıra yüz desteği ve hareketini gözlemlemek ve tartışmak için çok yararlı olabilir. Videolar ayrıca klinisyen ve hasta arasında, iyileşmelerin ve değişikliklerin tartışılmasını da kolaylaştırır.

Dijital simülasyon ve gülüş tasarım konsepti, teşhis planlama yazılımı kullanılarak hastanın yüz ve diş oranlarının değerlendirilmesine dayanmaktadır. Yazılımda, her bir hasta için ideal gülüş tasarımı oluşturmak ve hastanın kendi dişlerini, dişetini, dudaklarını ve gülümsemesini entegre etmek için dijital fotoğraflar ve videolar kullanılır. Mükemmel gülümseme elde etmek için dişlerin optimal şekli ve oranları dijital olarak değiştirilebilir.

Dijital simülasyon ve gülüş tasarımı, hasta ve klinisyen arasındaki iletişimi büyük ölçüde geliştirir ve hastaya tedavi planlama aşamasının bir parçası olma ve nihai gülüş tasarımı hakkındaki görüşlerini paylaşma güvenini sağlar. Hasta, gülüş tasarımını beğenip beğenmedikleri konusunda klinisyene geri bildirim sağlayabilir. Klinisyenin bakış açısına göre, hasta tedaviye başlamadan önce gerçekçi olmayan estetik beklentilerin sınırlamaları hakkında bilgilendirilebilir. Aynı zamanda klinisyen ve teknisyen arasında etkili iletişimi kolaylaştırır.

Artikülatöre alınmış teşhis modelleri, klinik muayenede kolayca tanımlanamayan ek teşhis bilgilerini ortaya çıkarabilir. Çalışma modelleri ayrıca klinik durumun hastadan uzaktayken de değerlendirilmesine izin verir. Dişlerin çeşitli yönleri tanımlanabilir: Statik oklüzyon değerlendirilebilir. Dinamik oklüzyon, planlanan implant protezi üzerindeki etkileri de dahil olmak üzere, rehberlik ve olası müdahaleler açısından değerlendirilebilir. Aşınma yüzeyleri, dişsiz alanların boyutunun yanı sıra daha ayrıntılı olarak incelenebilir. Aynı zamanda intermaksiller mesafe ve kron yerleşimi için mevcut protez boşluğu da değerlendirilebilir. Oklüzal düzlemin doğruluğu tanımlanabilir. Bir düzeltme gerekiyorsa, implant tedavisinden önce planlanabilir ve düzeltilebilir. Ayrıca morfolojik defektler de artikülatöre alınmış teşhis amaçlı çalışma modelleri kullanılarak değerlendirilebilir.

Çalışma modellerinin doğru olması gerekir ve bu da kabarcık içermeyen doğru ölçü alımını gerektirir. Çalışma modelleri, bir facebow kaydı ile yarı ayarlanabilir bir artikülatöre aktarılır. Çalışma amodellerini artikülatöre doğru aktarabilmek için doğru ısırma kayıtları gereklidir.

Dişler eksik olduğunda, teşhis amaçlı bir mum modelleme veya dizim yapılmalıdır. Teşhis mumu, etrafındaki sert ve yumuşak doku dahil olmak üzere final protezi öngörmeli ve beyaz ve pembe estetik arasındaki uyumu yeniden oluşturmalıdır. Böylece, teşhis mum modelleme, cerrahi planlamayı ve protetik sonucu optimize eder.

Teşhis amaçlı yapılan mum modelleme, tedavi edilecek dişlerin sayısını ve pozisyonlarını ve karşıt dişlerle ilişkilerini belirlemek için kullanılır. Oklüzyon, planlanan implantlara gelecek paralel olmayan yükü en aza indirecek şekilde tasarlanmalıdır. Dişsiz bölgelerdeki implantların pozisyonları ve sayısı planlanabilir.

Dişsiz bölgedeki sert ve yumuşak doku değişimi miktarı, mumlamadaki dişlerin anatomik duruma göre ideal pozisyonu belirlenerek de değerlendirilebilir. Genel bir rehber olarak İdeal kuron mumlaması, yumuşak doku seviyesinde biterse, sadece minimal değişiklik meydana gelmiştir.

Kronun mum model ile alveoler kret arasında daha büyük uyumsuzluklar için, klinisyen kemik ve / veya yumuşak doku artırımını göz önünde bulundurmalıdır. Alternatif olarak, protezde yapay pembe bir bileşen de öngörülebilir. Önemli sert ve yumuşak doku kaybının olduğu durumlarda, teşhis amaçlı mum modelleme, tedavi ihtiyaçlarını ve potansiyel estetik sonuçları hastaya iletmek ve tartışmak için yararlı bir araçtır.

Dişlerin ideal pozisyonu ve dolayısıyla implantların doğru 3B pozisyonu, teşhis sürecinin bir parçası olarak değerlendirilmelidir. Teşhis mum modeller bunun için vazgeçilmez bir araçtır. Dişlerin ideal pozisyonları belirlendikten sonra, güta perka veya metal gibi radyografik belirteçleri içeren bir radyografik şablon teşhis mumu elde edilebilir. Konik Işını Bilgisayarlı Tomografi veya KIBT hastanın ağzındaki radyografik şablonla alınabilir. Bu, genellikle dijital planlama yazılımı kullanılarak implant yerleştirilmesi için üç boyutlu planlama için kullanılacaktır.

Bu klinik vakadaki ilk mumlama, istenen diş konumları ile sert ve yumuşak dokuların konturları arasında önemli bir uyumsuzluk olduğunu gösterdi. Kademeli kemik arttırma işlemi gerçekleştirildi ve pozisyonlarını belirlemek için sonraki implant yerleştirme sırasında orijinal mumlamadaki diş konumlarından türetilen cerrahi bir şablon kullanıldı.

Teşhis çalışması dijital planlama ile de gerçekleştirilebilir. İntraoral dijital ölçü veya analog çalışma modellerinin taranmasına dayanarak, protez istenen parametrelere göre dijital olarak tasarlanabilir. Burada görülen örnekler protez konturlarını modellemek için alanı üç boyutlu göstermektedir. Bu, protezlerin boyutlarını, mukozal çıkış profilini ve oklüzal ilişkiyi içerir.

Radyoopak dişleri içeren radyografik şablonlar, implant pozisyonunun doğru planlanmasına büyük ölçüde yardımcı olabilecek daha fazla teşhis bilgisi sağlayabilir. Bu örnekte, radyoopak dişler radyografik kalıba yerleştirilmiştir. Diş bölgelerindeki sagittal görünüm, dişsiz kret ile radyografik şablondaki dişlerinin radyoopak anahatları arasındaki ilişkiyi göstermektedir. Buna bakılarak, kretteki implantın doğru açısı kolayca tanımlanabilir.

Radyografik görüntüleme dental implant planlaması için önemli bir araçtır ve ilave teşhis incelemelerinin bir parçasıdır. Uygun radyografik tekniklerle, rezidüel kemik hacmi ve rezidüel alveoler kretin implantların ideal açılarla yerleştirilmesine göre yönü belirlenebilir. İmplant yerleşimini sınırlandırabilecek lokal anatomik yapılar ve patolojik durumlar da tanımlanabilir. Bu maksiller santral kesici alan için bir 2B periapikal film kemik kretini ve nasopalatinal kanalı gösterir. Komşu dişler ve endodontik durumları da görülebilir. 3B Konik Işın Bilgisayarlı Tomografi veya kısaca KIBT, alveolar kretin enine kesitini ve nazopalatinal kanalı orofacial kesitte gösterir ve nazopalatinal kanalının konumunu orofasiyal olarak açıkça gösterebilir. Klinisyen, bölgenin klinik durumuna bağlı olarak kullanmak için en uygun radyografik incelemeyi belirlemelidir. Bu; 2B görüntüleme veya 3B görüntüleme veya bu vakadaki gibi tanı bilgilerinin birbirini tamamladığı gibi de olabilir.

Radyografik görüntüleme, tam bir dijital yol izleyerek protezle çalışan bir implant yerleşimi planlamak için preoperatif dijital çalışma modelleriyle birleştirilebilir. Anatomik yapılar dijital diagnostik çalışma modelleri üzerinde tanımlanabilir ve dijital olarak tasarlanan gelecekteki protezi ile ideal implant yerleştirme pozisyonları ve boyutları planlanabilir. Dijital olarak tasarlanmış bir implant drill rehberi üretilebilir.

İlave Teşhis İncelemeleri, Önemli Öğrenme Noktaları: İlave Teşhis İncelemeleri, ekstraoral ve intraoral fotoğrafçılık, video, teşhis çalışma modelleri (dijital veya analog), teşhis mum modellemesi ve dizim (dijital veya analog) ve radyografik görüntülemeyi içerir. Fotoğrafçılık yüz, dişeti ve diş estetiğini kaydeder. Video dinamik estetik değerlendirmeye olanak tanır. Analog veya dijital olarak oluşturulmuş teşhis çalışma modelleri, ağız dışındaki klinik durumun kapsamlı bir değerlendirmesine izin verir. Analog veya dijital diagnostik mumlama ve dizim, klinisyene protez yönlendirmeli bir yaklaşım için istenen sonucu görselleştirmesinde yardımcı olur..

Radyografik görüntüleme dental implant planlaması için önemli bir araçtır. 2B veya 3B görüntüleme veya her ikisinin bir kombinasyonu ilave teşhis incelemelerinin değerli bir parçasıdır. Teşhis planlama yazılımı, tüm anatomik sınırlamaları ve protez hususlarını göz önünde bulundurarak bir implant drill rehberi oluşturmak için radyografik görüntüleme ve dijital olarak oluşturulmuş gelecekteki protezleri içerir.

Modül "İlave Teşhis İncelemeleri", Özet: İlave Teşhis İncelemeleri, ileri-karmaşık klinik senaryolarda implant tedavisinin planlanmasında önemli bir adımdır. Estetik bölgede implant tedavisi planlanırken bu incelemeler neredeyse her zaman gerekir. Klinisyen, implantları yerleştirmeden önce ideal implant protezinin planlandığı protez yönlendirmeli tedavi planı kavramını hatırlamalıdır. İlave Teşhis İncelemeleri; ekstraoral ve intraoral fotoğrafçılık, video, analog veya dijital teşhis çalışma modelleri, analog veya dijital teşhis amaçlı mumlama ve dizim, radyografik şablonların kullanılması ve teşhis planlama yazılımını içeren radyografik görüntülemeyi içerir.